 |
 |
|
Maçta kaynanasını anlatan gazeteciMaçta kaynanasını anlatan gazeteci Şekip Hazar Yeniçağ - 11.10.2007 ultrAslanlar’dan zaman zaman duyuru mailleri gelir bana. Hepsini titizlikle okurum. Çoğundan da büyük keyif alırım. İşte son gelenlerden, hatta en çok keyif aldıklarımdan, ‘İşte ultrAslan budur’ başlıklı olanı... "ultrAslan doğru ya da yanlış, yaptığı her işin arkasında durur. Mesela Moskova’daki CSKA-Fenerbahçe maçında ‘Hepimiz CSKA’lıyız - Moskova’daki aslanlar’ pankartını ultrAslanlar’ın astığını sanıp bizi ağır bir şekilde eleştiren Sayın Hıncal Uluç... Hemen kendisine hatırlatmak isteriz. Eğer bu işi biz yapsaydık, kenarına kesinlikle ultrAslan imzasını atardık. Yine mesela Ali Sami Yen’deki özel güvenlik şirketinin ultrAslan’a ait olduğunu, Biletix’in gizli ortağı olduğumuzu, Emniyet’i bizim yönlendirdiğimizi ve Sion maçında da insanların içeri girememesi için elimizden geleni yaptığımızı düşünen Sayın Mehmet Demirkol! Kendisi de doğrucu Davutlar’dandır. Ancak bazen burada olduğu gibi o da istemeden yanlışa düşmektedir. Gariptir ki, biz de Sion maçında içeri girerken kapıda tam 45 dakika çile çektik... Ayrıca, sırf beleş maç izlemek için gazeteciyim ayağıyla stada gelenleri de yazmak lazım biraz!" Evet, ultrAslan’dan gelen mail bu. Moskova’daki pankartı onların asıp asmadığını, stattaki güvenlik şirketinin onlara ait, Biletix’in de sahipleri olup olmadıklarını, ayrıca Emniyet’i yönlendirip yönlendirmediklerini bilemem (!) ama beleş maç izlemek için maçlara gelen gazetecilere ait iddialarının altına imzamı atar, hatta bir de mühür basarım!... Zira basın tribünü, eski Galatasaraylı Batista, yeni Konyasporlu Mert için, ‘Zenciden Mert mi olurmuş?’ diyerek kahkahalar atıp maç esame listelerini hazırlayanlarla alay eden, arkadaşına 90 dakika kaynanasını çekiştiren, hatta yanındakine, ’Galatasaray kimle oynuyor yahu?’ diye sormaktan hiç utanmayan sözde gazetecilerle dolu... 11 Ekim 2007 Perşembe
|
|
